Abat

Gelir durumu iyi olan, Maddi manevi iyi durumda olmak. Kötü durumları bertaraf etmiş olmak.

Örnek Cümle:

Marte abat ağadza: Adam maddi manevi iyi duruma gelmiş.

Abretsenuş / Xendatsenuş

Yaşatmak

Örnek Cümle:

Marte genoçe xendatsutsoç: Adam karısını yaşatmadı. (Türkçede, kelimenin karşılık anlamı, adamın karısını gezmeye eğlenmeye götürmedi anlamı taşısa da bu cümle Hemşin’ce de, Adam karısına gün yüzü ya da iyi gün göstermedi anlamı taşır.

Kaynak: Yusuf Vayic

Abrus/Xenduş

Yaşamak, hayati idame etmek, Xenduş: Varlık içinde yaşamak.

Örnek Cümle:

Abruş çelluş, Xenduş Çelluş: Yaşayamamak, Hayati idame ettirememek, Zor bir yaşam ile mücadele içinde olmak.

“Çelluş”, ya da   “Çi” : Olumsuzluk eki olmaları ile beraber hayat içinde çelluş’ten ziyade Çi olumsuzluk eki olarak daha fazla kullanılır. Abril çi (Xendal çi) : Yaşamıyor. Gibi.

Abruş ve Xenduş kelime için de kullanım örekleri;

Marte betke or me desav u abretsav oç:  Adam iyi bir gün görüpte yaşayamadı.

Xendas u dzidzağis oç: Yaşayipta gülmeyesin (Genel de Beddua olarak kullanılır )

Menenak abrevil çi: Yalnız yaşanmıyor.

Kaynak: Yusuf Vayic

Abur

Yemek Cesidi

Yema yep abur şinoğes: Anne ne zaman abur yapacaksın

Örnek Cümle:

Kara lahana mısır unu kuyruk yağı ile yapılan bir yemek, Günümüzde bu yemeği sulu yaparak lahana çorbası diyenlerde vardır.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ac

Tomurcuk, Kesilen ağacın meyvenin sebzenin ya da toprağa dikilen herhangi bir tohumun cana geldiğini gösteren, ileride filizleşecek olan ilk belirti.

Örnek Cümle:

Çaye ac piyadzuniİ =  Çay tomurcuk vermeye başlamış. (Çay yeniden gelmeye başlamış.(Başlama belirtisi)

Çaye acteradza: Çay tomurcuklaşmaya başlamış.

Kaynak Yusuf Vayic

Açar

Öküz

Örnek Cümle:

Pagi açare tevoga = Kac okuz dovecek

-Açeroz: Yavru öküz

Örnek Cümle:

Govun horte açeroza; İneğin danası öküzcüktür. (Bu cümle ineğin danasının yavru öküz olduğunu söyler.)

Kaynak: Yusuf Vayic

Aceretsenuş

Ezdirmek

Örnek Cümle:

Patlıcane aceretsu çure hana aman dabgadze anuş gelli: Patlıcani ezdir suyu çıkart öyle kavrulması lezzetli olur.

Cumle: Yusuf Vayiç

Acertuş

Büzüştürmek

Ornegin kağit, teneke gibi cisimleri ezerek büzüştürmek.

Örnek Cümle:

Tuğte acertsetser topoldetser ağav ta? =  Kâğıdı büzüştürdün attın. Oldu mu?

Kaynak: Yusuf Vayic

Aceruş

Ezmek

Örnek Cümle:

Acera acera, çure hana = Ez ez suyunu cikar.

Aceroğ çim çue hanoğ çimğ = Ezmeyecegim, suyunu cikarmiyacagim.

Kaynak: Yusuf Vayic

Acervuş

Ezilmek

Örnek Cümle:

Havun acervuşe desar ta = Tavuğun ezilmesini gördün mü?

Kaynak: Yusuf Vayic

Açiç

Nazar

Örnek Cümle:

Açiç enoğ es maaşallah asa = Nazar edeceksin maaşallah de (Söyle)

Kaynak: Yusuf Vayic

Açkeruk

Gözde oluşan arpacık.

Örnek Cümle:

Açvis açkeruk ağav: Gözüm göz nezlesi oldu.

Adiç

Bal sağma aleti

Örnek Cümle:

Adiçe pe marğe getoğ uk : Uzunca yassı ve  L biçiminde demir aleti getir bal sağacağız.

Âdnuş

Tohumun toprakta can bulması, var olmak

Örnek Cümle:

Lilig (k) torğhetsi zate adnetsavoç = Domotes ektım hiç tutmadi (tohum çürük çıktı, vs. gibi, tutmadı)

Cümle : Yusuf Vayiç

 

Adored / Adoriye

Geçenlerde, geçtiğimiz günlerde,

Örnek Cümle:

Ado(r)ed aradz poxe yed devakta = Geçenlerde aldığımız borcu geri verdik mi?

Kaynak: Yusuf Vayic

Âdots / Ânots

Bunların

Örnek Cümle:

Âdots hokin elav: Bunların canı çıktı. (O an karşısında bulunanlara atfen söylenen cümledir.)

Ânots hokin elav: Onların canı çıktı. (O anda orada olmayanlar, ama eziyet çektiklerini bildiği kişilere atfen söylenen cümledir.)

Kaynak: Yusuf Vayic

Âdu / Â nu

Onu

Örnek Cümle:

Âdu hazgenim: Onu seviyorum. (O anda orada bulunan, kişi seviyorum)

Ânu hazgenim: Onu seviyorum. ( O anda orada bulunmayan, kişiyi seviyorum.)

Kaynak: Yusuf Vayic

Adz

Keçi

Örnek Cümle:

Has kişer hasanin adziye kâle çartad zuni = Bu gece hasanın keçilerini kurt doğramiş.

Kaynak: Yusuf Vayic

Adzuk

Sebze bahçesi

Örnek Cümle:

Adzukin hamim torxoğum = Sebze bahçesinde maydanoz ekeceğim.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aem Paem

Param Parça

Örnek Cümle:

Gove barğniva engav aem paem ağav  =  Inek kayadan düştü param parça oldu.

Ag

Mısır ambarı.

Eskiden “sarben” dediğimiz serender’in toprak üstü katı fare giremeyecek şekilde dört ayağı uygun yuvarlak taşlar üzerinde, alt ve dört bir etrafı kapalı olacak şekilde, üstü ise kapı girişi olan, o girişten içeri girilip çıkılıp mısır doldurulan bir çeşit mısır ambarı. Bu ambar eskiden çokça mısırı olan aileler serenderin altına bu mısır ambarını yaptırırlardı. Ambarın üst katını da serender “sarben” yapılır kullanılırdı. (Yusuf Vayic)

Ağ çur

Tuzlu su

Örnek Cümle:

Yağin ağ tami ağçur aa varan list: Yağı tuzlama tuzlu su yap üstüne doldur. (Cümlede ki yağ kelimesi türkçedir.)

Cümle : Yusuf Vayiç

Agâ

Eğe

Örnek Cümle:

Agâtsove tenage siya = Eğe ile bıçağı bilevle

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağadik / Ağada / Iğadik

O kadar

Üç kelime de ayni anlamda kullanılıyor. Ancak bu üç kelimede konuşulan konunun uzaklık yakınlık ya da içerde dışarı da ki durumlara göre bir vurgu olabilir diye düşünüyorum. (Yusuf Vayic)

Örnek Cümle:

Allayisa ağadigal elloğ ça ta = Yahu o kadar da olmayacak mı?

Ağav

Oldu

Örnek Cümle:

As pansal ağav: Bu işte oldu

Mart ağa: Adam oldum.

Kaynak: Yusuf Yavic

Ağavaç

Olmadi

Örnek Cümle:

İnçi ağavoç: Niye olmadı?

Kaynak:

Yusuf Vayic

Âğâz

Kurumuş ırmak

Örnek Cümle:

Pade ăğăzniva var aak: Odunu kuru ırmaktan aşağıya yaptık ( “var aak” derken, anlam olarak odunu kuru ırmaktan aşağı döke döke aşağıya doğru götürüldüğünü söylemek ister.) (Yusuf Vayic)

Ağçetsenuş

Yalvartmak

Örnek Cümle:

Dağin ağçetsene(l) mi mağka: Çocuğa yalvartma günahtır.

Ağçe(L)vuş: Yalvarilmak

İnç enoğes marte ağçe(l)vuşe haz gena: Ne yapacaksin adam yalvartmayı seviyor.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağçuş

Yalvarmak (Ağçik: Yalvaralım)

Örnek Cümle:

İmdadin Ağçetsi ağçetsi haz ağadsiz undaldevi = Babama yalvardim yalvardim sevdigime verdirdim.

Ağçoğum deyi ăman kidesta? : Yalvaracağım diye öyle mi biliyorsun? (Yalvaracağımı mı sanıyorsun?)

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağde

Kir

Örnek Cümle:

Levatsked korçelelov leva ağde ella: Çamaşırı birbirine sürterek yıka kiri çıksın.

Cümle : Yusuf Vayiç

Ağdoduş

Kirlenmek

 

Ornek Cümle:

Kezi ağdodigum: Seni kirlerim (Kir-letirim eki olmaksızın Hemşince’de söylenebiliyor, Kirletirim kelimesi karşiliği de “Ağdodetsenigum’ dur.

İndzi ağdodigum: Kendi kendime kirlenirim.

Kaynak: Yusuf Vayic

 

Ağdot

Kirli

Örnek Cümle:

Şad ağdodes: Çok kirlisin.

Kaynak: Yusuf Vayic

Agesuk

Değirmende tuz öğutüldükten sonra değirmen taşının dengesi ayarı, sentesi bozulmasın diye bir kilo gram kadar mısır öğütülürmüş, bu eyleme agesuk denir. (D. Ali Vayiç)

Âği

Döl

Örnek Cümle:

Govun ăğin pernetsoç: Inekte döl tutmadı (yani hamile kalmadığının vurgusu yapılıyor.)

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağim

Ayaz

Örnek Cümle:

Tsun kalu ağimes engav = Kar gelmeden ayaz düştü.

Ağinç

Isirgan otu

Örnek Cümle:

Ittus ertas mi ağinçniye xadzi gun =  O yana gitme isirgan otlari isirir.

Kaynak: Yusuf Vayic

Âğintsenuş

Döllendirmek

Örnek Cümle:

Gove açar mankuka ăğintsenuş bidi: Inek öküz arıyor döllendirmek lazım.

Kaynak: Yusuf Vayic

Âğinuş

Döllenmek

Örnek Cümle:

Govun ăğinuşe ergu amis ağav: Ineğin döllendiği iki ay oldu.

Oğte amsu hedev dzenoğa: Yedi ay sonra doğuracak

Cümle : Yusuf Vayiç

Agis

Maşa

Sobalarda közü öne çekmek için kullanılan, ucu  u gibi burkulmuş demirden alet.

Örnek Cümle:

Agişove koroğe kaşa = Maşa ile közü çek

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağkad

Hey gidi, Ah gidi, Özlenen, özlemelik. Gibi.

Örnek Cümle:

Ağkad an oriye: Hey gidi o günler
Ağkade hozza ellir hana vağelçe: (Ağkade) Özlenen kişi burada olsaydı korkmazdım.
Ağkad mena an: Özlenen şey özlendiği ile kalsın.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağp

Hayvan diskisi

Kumin ağpe erzevis peroğ uk = Ahırdaki inek diskisini (gubre olarak) bahceye serecegiz.

Not: Ağp, hayvan dışkıları için kullanılır, diğer, insan vs. dışkıları için kullanılmaz, (Bknz, K harfıne, Kaknuş)

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağpar

Kardeş

Örnek Cümle:

Ağpar himi inç enik?: Kardeş şimdi ne yapalım?

Ağpor

Pinar

Örnek Cümle:

Essevf lerine ağpornoron bağ çur xemuş w = Ah gidi  (Essevf, derin özlem uyandıran kelime, Hemşincede uyumlu, Türkçe karşılığı tam uyum sağlamıyor)  yaylalardaki  pinarlardan soğuk su icilmesi.

Ağpuş

Sığırların dışkılaması

Örnek Cümle:

Gove teranes ağpuşi gebav : İnek kapıda dışkılamaya başladı.

Cümle : Yusuf Vayiç

Agra, Arga

Diş

Örnek Cümle:

Tun im peynis agreniye hamretser = Sen benim ağzımda ki dişleri mi saydın!  Argas tsavi gu = Dişim ağırıyor.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağtetsenuş

Yendirmek

Örnek Cümle:

Ku dağin engiyetsi, im dağin ağtel devi: Senin çocuğa yardım ettim, benim çocuğu yendirdim.

Cümle : Yusuf Vayiç

Ağtevuş

Yenilmek

Örnek Cümle:

İm dağan indzi ağtest: Benim çocuk beni yendi.

 

Âğtuş

Yenmek

Örnek Cümle:

Tsilame dağin ağtel çikartsa: Bir parça çocuğu yenemedim.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağun tenuş

Düzene koymak / Düzenlemek

İnce ya da kalın un (isteğe göre) öğütmesi için değirmen ayarını düzenlemek

Örnek Cümle:

Çağarske ağun teyi = Değirmeni düzene koydum.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağun tsav

Hayvanların aşırı yiyecek yediklerinde, patlayacak şekilde şişmeleri olayına  “ağun tsav” denir.

Bu durumu önlemek için hayvanların kulaklarını hafif keserek kanatılır, bu inanişin tibbi yönünün olup olmadığını bilmem ama kulak kanatmanın hayvanlarda ölümü önlediğine inanilir.  (ağun, kan- tsav, ağrı- türkçe de kelime karşılığı anlamları bu dur ancak ikisi bir arada yukarıda açıkladığım anlama gelir.) (Yusuf Vayic)

Ağunuş

Kanatmak, Kanamak.

Örnek Cümle:

Teves ağunetsi: Elimi kanattim

Kaynak: Yusuf Vayic

Ağuş

Öğutmek

Örnek Cümle:

Çağtsutse lâzut ağoğ um = Değirmende misir oğutecegim.

Ağut

Verimli ot & verimli otlak yeri

Örnek Cümle:

Goviyed dar ağut gonnatsadz dağ ardza = İnekleri götür verimli ot olan yerde otar (otlat).

Kaynak: Yusuf Vayic

Aklar

Horoz

Örnek Cümle:

Aklare erand gança gu = Horoz güzel ötüyor

 

Akler cut

Horozcuk, yeni yetme horoz veya horoz pilici 

Örnek Cümle:

Akler cute ter gançuşi gebav oç = Horozcuk daha ötmeye başlamadı.

Cümle : Yusuf Vayic

Akuşka

Çerçeve (Yusuf Vayic bunun Lazca’dan Hemsince’ye geçtiğini dusunuyor. Lazlar da “akuşka” yı çerçeve anlamında kullanıyorlar.

Örnek Cümle:

Maşmeki akuşkaniyet danes hede şarvetsav = Kestane çerçeveler evle uyum sağladı

Âl

De, da,  daha

Âl kiç = Daha az,

Âl şad = Daha çok

Örnek Cümle:

Yes âl kukam: Ben de geliyorum

Tun âl aye: sen de gel

Alaf

Hayvanlar için kışlık yiyecek stoku.

Örnek Cümle:

Tsemrantsu alaf megdağetserta?: Kışlık hayvan yiyeceği biriktirdin mi?

Kaynak: Yusuf Vayic

Âli betke

Iyi ki

Örnek Cümle:

Âli betke eger= Iyi ki geldin

Kaynak: Yusuf Vayic

Allayisa

Yahu

Örnek Cümle:

Allayisa nor gertas: Yahu nereye gidiyorsun?

Cümle : Yusuf Vayiç

Alur

Un

Örnek Cümle:

Dane hats me şağvuşi alur menats oç = Evde bir ekmeklik hamur yoğuracak un kalmadı.

Kaynak: Yusuf Vayic

Alurdzun

Unluk

Türkçe’de odunluk vs. dediğimiz gibi, Türkçe’de unluk kullanılmazsa da Hemşince’de Türkçe unlugun karşılığı “alurdzun” diyoruz. (Yusuf Vayic) Simdi asimile gibi görünse de alurdzun kelimesi eskiden lüzumlu kullanılır bir kelime idi. Bir çeşit un konulan arı kara kovanı gibi ve benzeri kap.(Yusuf Vayic)

Örnek Cümle:

Alurdzunan ergu şe(r)ep alur pe şoğva pelit enik: un’luktan iki kepçe un getir yoğur yufka yapalım.

Ama

Için

Örnek Cümle:

Indzi anguç tiyer oç anu ama idban ağav = Beni dinlemedin onun için öyle oldu.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aman

Kap

Örnek Cümle:

Hatsed amane ti= Ekmeği kaba koy

Âmân / Âmâna

Öyle / öyledir.

Örnek Cümle:

Ân pane ăman ağav: O iş öyle oldu

Kaynak:  Yusuf Vayic

Ambur

Sıkı, sağlam

Örnek Cümle:

Şabiked ambur perna engoğ a =Gömleği sıkı tut düşecek

Cümle : Yusuf Vayiç

Amçgan

Utangaç

Örnek Cümle:

Yes şad amçganim: Ben çok utangacım.

 

Amçuş

Utanmak

Örnek Cümle:

Yes zate amçe çim = Ben hiç utanmiyorum

Cümle : Yusuf Vayiç

Amnetsenuş

Kaplatmak

Örnek Cümle:

Dağin banire amnetsutsi: Çocuğa peyniri kaplattırdım.

Amnuş

Kaplamak (kabın içine koymak)

Örnek Cümle:

Tsemrantsu dase kilo banir amnetsi: Kışlık on kilo peynir kapladım.

Amtskan

Aylık

Örnek Cümle:

Koni amtskan ergudages? = Kaç aylık hamilesin?

An / İna

O

Örnek Cümle:

An vover? = O kim idi?=  Görmediği ama evden gittiğini bildiği, kişi kimdir?

İna vov er? = O kimdi? = Gördüğü ama tanımadığı, kişi kimdir?

İna vov a? =  O kimdir? = Şu anda, şimdi gördüğüm, kişi kimdir?

Kaynak: Yusuf Vayic

 

An a

Odur

Örnek Cümle:

İna an a: O odur = ( O kişi dedeğimiz kişidir gibi.)

An ina a: O odur = (Aynı anlamda değişik ifade) (Ali hoca- hoca Ali. Gibi.)

Kaynak: Yusuf Vayic

Ananc

Yetişkin, olgun, işin ehli.

Örnek Cümle:

Ananc hars piyoğes emmen pan kidana: Olgun gelin getireceksin her işi bilsin.

Kaynak: Yusuf Vayic

Anbak

Tatsiz / Tuzsuz

Örnek Cümle:

Lobiyas şad anbaga = Fasuliye çok tatsizdır.

Cümle : Yusuf Vayiç

Ander

Garip

Örnek Cümle:

Ander menas = Garip kalasın.
Ader u betemal menas = Garip öksüz kalasın

Andi

Sonra

Örnek Cümle:

Andi hedev inc enoguk = Ondan sonra ne yapacagiz

Ândi

Ondan, Oradan, Bulunulan yer

Örnek Cümle:

Ândi hedev inç ağav: Ondan sonra ne oldu.

Ândi kenats: Oradan (Bulunduğu yer) gitti.

Kaynak: Yusuf Vayic

Anenske / Anidzuş

Beddua, Beddua etmek 

Örnek Cümle:

Aspadzkezi xendastna oç = Allah seni yaşatmasın.

Im anenskes cedit negepçi: Benim bedduam boynuna yapişsin.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aner

O idi / Onlar

Örnek Cümle:

İna an er: O o idi.

Cermag şabik hakadz dağan aner: Beyaz gömlek giyen çocuk o idi.

Aner nor kenatsin? Onlar nereye gitti?

Kaynak: Yusuf Vayic

Âner / Âder / İner

Onlar

Örnek Cümle:

Aner voveni? = Onlar kim idi? (Kimlerdi) (Görmediği ama evden gittiklerini bildiği kişiler kimlerdi)

İner voveni? = Onlar kim idi. (Gördüğü ancak tanımadığı evden giden kişiler kimlerdi.)

Âder al kenatsinoç = Onlar da gitmedi. (Komşu evde bulunmalarından dolayı komşuyu rahatsız ettikleri düşünülerekten gıyabında söylenen cümledir.)

Kaynak: Yusuf Vayic

Angabat

Laf anlamaz, Uyumsuz, Geçimsiz, Huysuz

Örnek Cümle:

Yusufe angabat inçimena: Yusuf laf anlamaz huysuz vs. bir şeydir.

Kaynak: Yusuf Vayic

Angua

Kamara Ağacı

Örnek Cümle:

Kêzi anguatsan gahğ gutskim  = Seni kamara ağacından asarım

Angua,  Eski tahta evlerde, çatı ve tavanın sağlam tutmasını sağlayan, ortalama 20 cm kare ve daha kalın olabilen kalas ağaç, bir çeşit şimdiki beton evlerin kirişi diyebiliriz. (Yusuf Vayic)

Anguç

Kulak,  onguç olarak ta telaffuz ediliyor.

Örnek Cümle:

Angucet imanal çi ta? = Kulağın duymuyor mu?

Angucet kimana ta? = Kulağın duyuyor mu?

Anguçtenuş

Dinlemek

Örnek Cümle:

Yes kezi anguç teni gum = Ben seni dinliyorum

Anli

Tuzsuz

Örnek Cümle:

Lobiyas anliya = Fasuliye tutsuzdur.

Anli yim = tuzsuzum.               Anli çim = tuzsuz değilim
Anli yes = tuzsuzsın.                Anli çes = tuzsuz değilsin
Anli ya = tuzsuzdur.                 Anli ça = tuzsuz değil
Anli yik = tuzsuzuz.                 Anli ik = tuzsuz değiliz
Anli yek = tuzsuzsunuz         Anli çek = tuzsuz değilsiniz
Anli yin = tuzsuzdurlar          Anli çin = tuzsuz değiller

 

Anoğt

Zamansız. Onoğt olarak ta telaffuz ediliyor.

Örnek Cümle:

Gove anoğt dzenetsav = Inek zamansiz (zamanı gelmeden) doğurdu.

Kaynak: Yusuf Vayiç

 

Ansnuş / Onsnuş

Geçmek  / Sönmek/ Dönmek

Aye antsi  = Gel geç inçi
Ansnim = Niye geçeyim
Ansti = Geç
Ansnimi = Geçme

Örnek Cümle:

Giyage antsu âman ertak: Ateşi sondur öyle gidelim
Dzarit polore danum ansni mi: Ağacın etrafında dönme

Kaynak: Yusuf Vayic

Antenak

Bıçaksız (ontenak olarak da telaffuz edilir.)

Bıçakla kesilmeyen hayvan kurban vs. için, bıçakla kesilmeden hayvanın kani akmadan yenilmez, dolayısı ile bu anlamda bıçaksız gitmesin denilir. (Yusuf Vayic)

Örnek Cümle:

Ontenak ertaoç cide gedretsek: Bıçaksız gitmesin boynunu kesin.

Antenak mise udvilçi: Bıçaksız et yenmez.

Antsadz

Geçmış

Örnek Cümle:

Ad paned antsadz pana = O iş geçmış iştir

Ansnelu pane enuş bidi: = Geçmeden işi yapmak lazım.

Tsooge ansnelu pane şina = Oğle geçmeden işi yap

Antsenuş

Geçirmek  / Söndürmek

Örnek Cümle:

Tere asağin dzagnitus nen antsenoğ um = Ipi iğnenin deliğinden geçireceğim

-Giyage antsu = Ateşı söndür.
-Antsenoğ um = Söndüreceğim.

Kaynak: Yusuf Vayic

Antsoduş

Yağmurun duraklaması ontsduş olarak da telaffuz edilir.

Örnek Cümle:

Çağes antsodets = Yamur durakladı (geçici olarak yağmurun yağmaması ya da yağmur yağmamak üzere yağmurun kesmesi)

Kaynak: Yusuf Vayic

Anun

Isim (Onun olarak ta telaffuz edilir)

Örnek Cümle:

Tun um dağa es anuned inçin a = Sen kimin çocuğusun adın nedır.

Anunniyet inçin a = Isimleriniz nedir?

Anuş

Leziz,  lezzetli, hoş, güzel

Örnek Cümle:

Lobiyas şad anuş ağadz a = Fasuliye çok (güzel, hoş, vs) leziz olmuş.

Kaynak: Yusuf Vayic

Anuşelik

Yağ, sıvı ve katı yağlar

Abure inçov anuşetser? = Karalâhana yemeğini ne ile terbiye ettin ? “Anuşelikove =  Kuyruk yağı ile”

Anuşekik, eskiler de köylerde yapılan yemeklere genelde kuyruk yağı kullanılırdı, bu anlamda anuşelik, kuyruk yağı olarak adlandırılırdı, ama sanıyorum ki, Anuşelik yemekleri terbiye yaparken, terbiyelerde kullanılan sıvı ve katı yağ vs. malzemelere verilen isim olsa gerek. Cünkü şimdilerde yemekler sıvı ve katı gibi değişik yağlarla terbiye ediliyor. O zamanlar genelde yemeklere kuyruk yağı kullanılırdı. (Yusuf Vayic)

Anuşuş

Tadlandırmak, onuşuş olarak ta telaffuz edilir, yemekleri terbiye yapmak.

Yemeklere kullanılan kuyruk yağı, tereyağı vs. tatlandırma işine anuşuş denir.

Örnek Cümle:

Lobiyad anuşetser ta? = Fasuliyeyi tadlandırdın mı?

Kaynak: Yusuf Vayic

Anxerk

Akılsız, onxerk olarak da telaffuz ediliyor.

Örnek Cümle:

Tun anxerk es = sen akılsızsın

Aongecut

Küçük kulak, kulakçik

Örnek Cümle:

Angecutet kaşoğum: Kulakçığını çekeceğim.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aonguç

Kulak

Örnek Cümle:

Angucet medza xelok kimanas: Kulağın büyüktür hemen duyuyorsun.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aontula

Kütük  sobaya tek atımlık sığabilen kütük.

Örnek Cümle:

Antulagniye çarta = Kütükleri doğra.

 

Ap / Apuned

El & Elindeki

Hemşin’ce yazılı dil olmadığı için konuşurken el yerine kol, kol yerine el gibi kelimeler kullanıyoruz diye düşünüyorum. Örneğin, birine “elinde ki nedir? Derken, “apunet inçina” deriz. Eline al git derken, “aped ar kena” deriz. Bu nedenle “ap ya da apun” eldir diye düşünüyorum. (Yusuf Vayic)

“Dağan teve godrest” derken, çocuk elini değil kolunu kırmış oluyor. Nadiren de olsa “tevined inçina” deriz ancak burada bana göre doğru cümle kurulmamış oluyor. Bu konuyu teknik olarak irdelemek gerekir. (Yusuf Vayic)

 

Aparcuğ

Taze soğan

Örnek Cümle:

Aparcuğe banirove şad anuş gelli: Taze soğan peynir ile çok leziz oluyor.

Kaynak: Yusuf Vayic

Apet

Gürgen çibanı

Kav, bu gürgen çibanından yaptıkları çöplerle uygun taşa seri şekilde sürtmek şekli ile ateş kıvılcımı oluşturarak ateş yakarlardı. Bu işleme kav denir. (Ali Vayiç

Arag şoğ

Güneşlenmek, güneşte ısınmak, güneşe kendini vermek

Örnek Cümle:

Erek erand arag şoğ aak has or erginkes meraloda: Dün güzel güneşlendik, bu gün hava bulutludur.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aranç

Once

Örnek Cümle:

Aranç tun kala edevants yes kukam = Once sen yürü arkadan ben gelirim.

 

Aranç / Hanuş

Bu kelimenin türkçe karşılığı “önce çıkarmak” olsa da, Hemşince’de kazak ya da yün çorabın ilk oluşumunu oluşturduğuna vurgu yapar.

Örnek Cümle:

Kurba araç hanigum: Corap örmeye başlıyorum. (corabin temelini oluşturduğunu söylüyor) (Yusuf Vayic)

Arandz kezi

Sensiz

Örnek Cümle:

Arandz kezi erta çim = Sensiz gitmem.

Arandz indzi ertami: Bensiz gitme.

Arandz kelimesi tek başına (on”suz” sen”siz” gibi anlam taşıması için önüne bir kelime gelir o gelen kelimeye göre olumsuz anlam taşır.) (Yusuf Vayic)

 

Arçet / Arçev

Ön / Öntaraf

Örnek Cümle:

Arçetes (arçeves) ansni mi = Önüme geçme

Kaynak: Yusuf Vayic

Arcut

Gürgenlık (kayın) genelde gürgen ağaçlarının çoğunluk olduğu yer, bölge.

Örnek Cümle:

Has dayi ormancike arcudan pad enuşi toğuçin: bu sene ormancılar gürgenlikten odun yaptırmıyorlar.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ardetsuk

Gözyaşı, ardekuts olarak ta telaffuz edilir.

Örnek Cümle:

Lalov lalov ardetsuked tsokmetsav = Ağlaya ağlaya gözyaşın kurudu

Kaynak: Yusuf Vayic

Ardetsveyuş

Göz yaşarmak

Örnek Cümle:

Soğ çartele açvis ardetsveyetsav: Soğan doğrarken gözüm yaşardı.

Ardzetsenuş

Otlatmak

Örnek Cümle:

Goviye dar ardza = Inekleri götür otlat.

Ardzuş

Otlamak

Örnek Cümle:

Govu bes ardzimi: Inek gibi otlama

Kaynak: Yusuf Vayic

Arengoğ

Hafif meyilli yatık yol, yamaç gibi yer

Örnek Cümle:

Im dade arengoğnine kuka= Benim babam yatıklı yoldan (yerden) geliyor.

Arge tap

Dişsiz, dişleri dökülmüş.

Örnek Cümle:

Marte halivortsadza argetap ağadza: Adam yaşlanmış dişsiz kalmış.

Cümle : Yusuf Vayiç

Ari menuş

Ayrı kalmak

Örnek Cümle:

Tsunes eyev menatsak ari ari = Kar geldi (yağdı) ayrı kaldık

Kaynak: Yusuf Vayic

Arnad

Koyun gübresi ve toprak sürükleme aleti.

Geniş ve 1.5-2 metre uzunluğunda tahtanın her iki yanına delik açarak ip bağlanır. Tahtanın ortasından yukarı doğru sap çakılır. Sap sağlam olsun diye yan çalmalarla desteklenir. Bir kişi ayağı ile tahtayı gübrenin yada toprağın olduğu yere bastırarak önde iki kişi de iplerden çekerek gübre veya toprağı aşağı doğru sürükleyerek bir noktada toplanır. Bu işlemi yapan alete “arnad” diyoruz. (Yusuf Vayic)

Yaylalarda gübre bu alet ile toplanırdı. Ayrıca yeni ev yapılacak yerin tabanda ki kazılan toprak da bu alet ile evin ocağı dışına taşınırdı.  (Yusuf Vayic)

 

Arnuş

Almak

Örnek Cümle:

Ari = Aldım /  Ari oç: Almadım

Dziyapnan xendzor ari = Carşıdan elma aldım.

Kaynak: Yusuf Vayic

Artaxana

Dağınık, düzensiz

Örnek Cümle:

Ağçxener dunes artaxanan eladza inçi şidgeçek? Kızlar ev (alt üst olmuş, dağınıktır gibi.) dağınık olmuş niye düzeltmediniz?

Kaynak: Yusuf Vayic

Artun

Mısır doldurulan kap.

Örnek Cümle:

Pesokadz lazute dar artune list: “Koçanından ayıklanmış mısır tanelerini” götür mısır kabına doldur.

Kaynak: Yusuf Vayic

Arun

Kanal, kanalet

Örnek Cümle:

Çağun erzevarsiva çure ertaoç deyi arun şinetsi: Yağmurda bahçeye su gitmesin diye kanalet yaptım.

Kaynak: Yusuf Vayic

Âsâ

Bu da

Örnek Cümle:

Âsâ kuka âsâ gerta = Bu da gelir bu da gider.

Cumle: Yusuf Vayic

Asağ

Iğne

Örnek Cümle:

Asaxe pe gar enoğum = İğneyi getır dikiş yapacağim.

Asax taldevuş gertam = İğne (aşı) yaptırmaya gidiyorum.

Asax a = İğnedir.                    Asax ça = İğne değil                                                                               Asax in = İğnedirler.           Asax çin = İğne değilller                                                          Asax eni  = İğne idiler.         Asax çeni = İğne değillerdi.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ascampi

Bu sefer

Örnek Cümle:

Adoret kenatsioç ascampi ertuş bidi: Geçenlerde gitmedim bu sefer gitmek lazım.

Cümle : Yusuf Vayiç

Âser / İser

Bunlar

Örnek Cümle:

Âser al kenatsinoç: Bunlarda gitmedi. (Kendi evlerinde bulunanlardan duyduğu rahatsızlık vurgusu yapan cümledir.)

İser al kenatsinoç: Bunlarda gitmedi (Kendi evlerinde bulunanlardan duyduğu rahatsızlık vurgusunu gıyabında yapan cümledir.)

Cümle : Yusuf Vayiç

Asetsenuş

Söyletmek

Örnek Cümle:

Yes ta yesim anu asetsenel gudam: Ben de ben isen ona söyletirim.

Cümle : Yusuf Vayiç

Âsots / İsots

Bunların

Örnek Cümle:

Asots hokin elav = Bunların canı çıktı.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aspadz

Allah

Örnek Cümle:

Aspadz kezi xendasna = Allah seni yaşatsın

Kaynak: Yusuf Vayic

Astağk

Yildız

Örnek Cümle:

Erginkin şad astağk go = Gökte çok yıldız var

Cekimler:

Astağk im = yıldızım.           Astağk çim = yıldız değilim

Astağk es = yıldızsin.           Astağk çes =yıldız değilsin

Astağk a = yıldızdır.               Astağk ça = yıldız değil

Astağk ik = yıldızız.               Astağk çik = yıldız değiliz

Astağk ek = yıldızsınız.       Astağk çek = yıldız değilsiniz

Astağk in = yıldızdırlar.        Astağk çin = yıldız değiller

Âsti / İsti

Buradan

Örnek Cümle:

Âsti (İsti) kenatsin: Buradan gittiler.

Kaynak: Yusuf Vayic

Astis

Beri / beri taraf

Örnek Cümle:

Entiyan astisitus aye = Karşıdan beriye gel

Kaynak: Yusuf Vayic

Âsu / İsu

Buna

Örnek Cümle:

Âsu madağ ellim: Buna kurban olayım.

Kaynak: Yusuf Vayic

Asuş

Söylemek

Asa = Söyle.
Ase mi: Söyleme

Örnek Cümle:

Kêzi inçi me asuş kuzim = Sana bir şey söylemek istiyorum.

Yes gasim yes kimanam: Ben söylüyorum ben duyuyorum.

Aşxar

Dünya

Örnek Cümle:

Aşxares aviyetsin = Dünyayı bozudular.

Kaynak: Yusuf Vayic

Asxenderuş

Iğnelenmek

Örnek Cümle:

Teves asxenderi gu = Elim iğneleniyor.

Kaynak: Yusuf Vayic

Ator

Sandalye

Örnek Cümle:

Atore pe nestoğ um = Sandaliyeyi getir oturacağim

 

Âtti / İtti

Oradan

Örnek Cümle:

Âtti (İtti) kena: Oradan git.

Kaynak: Yusuf Vayic

Âuş

Yanmak

Örnek Cümle:

Âs aşxeyis şad ăetsa: Bu dünyada çok yandım. (Yanmaktan yakmak kelimesine geçerken Hemşince’de yanmak koluş olarak, nedenini bilemediğim şekilde A ile başlayan kelime K ile başlamış oluyor,

Kaynak: Yusuf Vayic

Avağatsenuş

Esirgettirmek

Örnek Cümle:

Kimna inçik avağaçim orti: Senden bir şey esirgemiyorum oğul.

Kaynak: Yusuf Vayic

Avağuş

Esirgemek

Örnek Cümle:

İm ike indzma avağagu= Benim olan seyi benden esirgiyor.

Kaynak: Yusuf Vayic

Âvâl(e)

Çok eski zaman (tarih de denilebilir)

Örnek Cümle:

Dağaker avale inç ağadza kidek ta = Çocuklar eskiden ne olmuş biliyor musunuz ?

Asa babi kidanak = Söyle (anlat) dede bilelim.

Kaynak: Yusuf Vayic

Avdatsenuş

Inandirmak

Örnek Cümle:

Yes anu avdatsenigum: Ben ona inandırırım

Kaynak: Yusuf Vayic

Avduş

Inanmak

Örnek Cümle:

Yes kêzi zate avda çim = Ben sana hiç inanmiyorum.

Emmen xabri avda mi = Her söze inanma,

Kêzi avda gum = Sana inaniyorum

Kaynak: Yusuf Vayic

Avel

Süpürge

Örnek Cümle:

Avele aptar dunes avila: Süpürgeyi eline al evi süpür.

Kaynak: Yusuf Vayic

Avelel devuş

Süpürtmek

Örnek Cümle:

Dağin tervike avelel devi: Socuğa kapıları süpürttürdüm.

Kaynak: Yusuf Vayic

Avelli

Fazla / fazlalık

Örnek Cümle:

Şad avelli kenatser = Çok fazla gittin.

Aveltsuk

Çöp, artık,  süpürülerek yığılan çöp.

Örnek Cümle:

Avelutsket vegal: Çöpü kaldır.

Aveluş

Süpürmek

Örnek Cümle:

Emmen dağ erandme aviletsi: Her yeri güzelce süpürdüm.

Kaynak: Yusuf Vayic

Averuş

Bozmak / Bozulmak

Örnek Cümle:

Şad averes = Çok bozuksun (kötüsün)

Inçi me asoğ um aviyoğ es = Bir şey diyeceğim bozulacaksın.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aviyetsenuş

Bozdurmak

Örnek Cümle:

Dağin apnan pane ar çana aviyetseneldevoğes: Çocuğun elinden işi al yoksa bozduracaksın.

Kaynak: Yusuf Vayic

Aye

Gel

Örnek Cümle:

Aye aye modes poba = Gel gel yanıma var.

Azad / Azadutin

Özgürlük

Örnek Cümle:

Cincuğket azat aa = Kuşu özgür bırak

Azadutin, farklı dillerde de özgürlük anlamı taşıdığını biliyorum. Ancak 1979 Temmuz ayında 90 yaşını aşkın vefat eden babaannem, çok nadir türkçe bilmesine ve özgürlüklerden haberdar olmamasına rağmen, kışın tuzaklarla kuş tuttuğumuz da bize “cincuğket azat aek mağka (Kuşu özgür bırakın, günahtır) diyordu. Bu nedenle bu kelimeyi Hemşince olarak yazdım. (Yusuf Vayic)